Bütün Beyinli Çocuk Kitabı
BÜTÜN BEYİNLİ ÇOCUK
DANIEL J. SIEGEL-TINA PAYNE BRYSON
UZMAN KLİNİK PSİKOLOG HATİCE SÖNMEZ
Bütün beyinli çocuk her ailenin muhakkak okuması gereken kitaplardan bir tanesidir. Bu anlamda anlam veremediğimiz kısımlara cevap bulabiliyor ve doğru yönlendirmeleri yapabiliyor oluyorsunuz. Ben kitabı okuduktan sonra çok şey öğrendim. sizler içinde faydalı olmasını diliyorum.
Keyifli okumalar 🙂
GİRİŞ
YIKILMAYIN, AYAKTA KALIN VE BAŞARILI OLUN: Ailelerin birçoğunun uykusuzluk, ev ödevleri,
oyun hamuru parçalarının bambaşka yerlerden bulunuyor olması vb. başlarına gelen birçok
konu sayılabilir. Bu durumlarda başlarına gelen en iyin şeyin yıkılmamak ve ayakta
kalabilmek olduklarını düşünmüşlerdir. Bir ebeveyn olarak hedefleriyse onları hayatta
başarılı olabilecekleri şekilde yetiştirmektir. Ancak daha stresli ve çatışmalı olunan anlarda
ise beklentimiz birbirini aşağılamamak ve sesini yükseltmeden konuşabilmektir.
Bir taraftan çocuğunun beslenmesi, sağlığı, hobileri vb. konularda mükemmel olmaya çalışan
anne babalarda vardır. Ama hiçbirimiz bu tarz sanal süper ebeveynler olamayız. Aslında
yıkılmadan ayakta kalmak için uğraş verdiğimiz anlar çocukların başarılı olmasına yardımcı
olacak fırsatlardır. Çocuğunuzun yarattığı okuldan gelen şikayet, saygısızca konuşmaları gibi
sıkıntılı anlar aslında ebeveynlerin ayakta kalması gereken anlardır. Aslında başarılı anlarda
bu anlarda oluşur. Ebeveyn olmanın önemi asıl böyle zamanlardadır. Çocuğun ruh halini
bildiğimiz sürece yardıma ihtiyaç duymadan olumlu sonuçlar elde edilebilir.
Yıkılmadan ayakta kal ve başarılı ol yaklaşımının olumlu tarafı çocuklarınızla tüm etkileşimi
bir arada yaşamaktır. Mutlu başarılı anların yanında stresli ve öfkeli anlarını da
yaşayabilmesidir. Başarılı olması adına özellikle zaman ayırmaya gerek yoktur. Kitap
içerisinde de geçirilen her anın gerçek potansiyellerine erişmeleri için kullanımı hakkında yol
göstermiştir. Hayatla daha barışık bireyler olabilmeleri adına neler yapılabileceği
aktarılmıştır.
KİTABI NASIL KULLANMALIYIZ?
Kitap çocuğun büyütülmesinden sorumlu herkes için işe yarayacaktır. Yeni doğanlardan
başlayarak 12 yaşına kadar ki olan yaş grubunu kapsamakta özellikle okula gitme , yürüme
gibi süreçleri yaşayanlara yönelik hazırlanmıştır.
Kitabın bölümleri içerisinde; bütün beyin bakış açısı anlatılarak birinci bölümde beyini akılda
tutarak nasıl ebeveynlik yapılacağı anlatılarak entegrasyon kavramından söz edilmiştir. İkinci
bölümde sol ve sağ beynin birlikte kullanılması için nasıl yardım edileceği anlatılmıştır.
Üçüncü bölümde içgörü empatiden sorumlu olan üst kattaki beyinle bütünleşmesinin önemi
vurgulanacaktır. Dördüncü bölümde geçmişten gelen acılarla çocuğumuzun baş ederek
hoşgörüyle ele almasına nasıl yardımcı olunacağı anlatılmıştır. Beşince bölümde çocukların
kendi ruh hallerini düşünme yeteneğine sahip olmaları öğretilmiştir. Altıncı bölümde ise
kimliklerini kaybetmeden başkalarıyla bağ kurmanın verdiği mutluluk öğretilecektir. Her
bölümün sonunda öğrenilen yeni bilgileri uygulamaya koyacak iki bölüm bulunuyor.
Bunlardan bir tanesi bütün beyinli çocuklar bölümü, diğeri ise kendimizi entegre etmektir.
Önerileri çocukların yaşlarına göre nasıl uyarlayacağımıza dair yaşlara ve aşamalara göre
uygulanabilecek stratejiler grafiği bulunmaktadır. Kitaptaki en önemli kısımları vurgulayan
buzdolabı bölümü bulunmaktadır.
BÖLÜM 1
BEYİN FAKTÖRÜNÜ AKILDA TUTARAK ÇOCUK YETİŞTİRMEK
Ebeveynler çocuğunun hastalandığında ne yapılacağını, onu sevindiren kızdıran şeyleri
rahatlıkla bilirler. Ancak onların beyinleriyle ilgili temel bilgilerden yoksundurlar. Beynimiz
bizim kim olduğumuza ve ne yaptığımıza şekil vermektedir. Aynı zamanda ebeveynlerimizin
bize sunduklarıyla şekil bulmaktadır. Bu sebeple bütün beyin ile beyinle ilgili temel
kavramları anlatarak daha anlamlı şekilde yetiştirmelerine olanak sağlayarak kolay
uygulamalarını sağlamaktır. Kitabın amacı; beynimizin işleyişiyle ilgili kolay anlaşılır temel
ilkeleri tanıyarak, daha etkili çözümler bularak çocuğunuzu daha iyi tanıyabilecek, sosyal
duygusal ve zihinsel sağlığı için sağlam temeller atabilecekler.
İia vuu vuu: Marianna 2 yaşındaki oğlunun bakıcıyla araba kazası geçirdiğini öğrenir. Oğlu iyi
durumdadır ancak bakıcısı hastaneye sevk edilmiştir. Olay yerine telaşla geldiğinde
bakıcısının araba kullanırken sara nöbeti geçirdiğini söylerler. Marco annesinin onu
sakinleştirmesiyle hemen sakinleşir. olayın nasıl gerçekleştiğini anlatmaya başlar. Sürekli iia
vuu vuu demeye başlar. İia onun çok sevdiği bakıcısı (Sophia), vuu vuu itfaiye aracı yada
ambulansın sesidir. Genellikle böyle bir durumda bakıcısının iyi olduğunu söyledikten sonra
dikkatini bambaşka bir yöne çekmeye çalışırlar. Marianna bu hatayı yapmadı. O gece dahil
olmak üzere bir hafta boyunca kaza gününü Marco her hatırladığında ona anlatması için
yardımcı oldu. ‘Evet sen Sophia ile kaza geçirdiniz. Sophia bir nöbet geçirdi ve araba bir yere
çarptı. Marco bundan sonra iaa vuu vuu diyordu. Vuu geldi doktora götürdü ve şimdi daha iyi
durumda olduğunu söylüyordu. Olayı tekrar tekrar anlatması neler olduğunu anlamasına ve
duygusal olarak olayla başedebilmesini sağlıyordu.
ENTEGRASYON NEDİR VE NEDEN ÖNEMLİDİR?
Beynimizin birçok farklı bölümü ve işlevi vardır. Örneğin; sol tarafı mantıklı davranmamıza ve
dil işlevinde görev alır. Sağ tarafı ise duyguların yaşanması ve sözel işaretleri anlamamızı
sağlar. Karar vermemizi sağlayan sürüngen beynimiz, bağlantı ve ilişkilere yönelten memeli
beynimiz vardır. Beynin bir tarafı kendini bellekle uğraşır diğer tarafı ahlaki kararlar alır.
Bazen rayonel bazen irrasyoneldir. Farklı anlarda farklı kişiler gibi görünme sebebimizde
budur. Başarılı olmanın yolu bu bölümlerin entegre olarak birlikte çalışmasına yardımcı
olmaktır. Entegre olmuş beyin daha iyi kararlar alacak, bedenini duygularını daha iyi kontrol
edebilecektir.
KENDİNİZİ AKIŞA BIRAKIN: KAOS İLE KATI DÜZEN ARASINDAKİ SULARDA YELKEN AÇMAK
İyi entegre olmuş kişi kendisini daha iyi hisseder. Kitapta akıl sağlığını ‘kişinin kendisini iyi
hissetme nehri içinde kalabilme yeteneği’ olduğunu söyler. Huzur içinde akan bir nehirde
kayarken kendimizi iyi ilişkiler içerisinde hissederiz. Kayarken bazen kendimizi nehrin iki
kıyısından birine daha çok yaklaşırız. Hangi tarafa yaklaşıldığına bağlı olarak sorunlar oluşur.
Bir taraf kendi kontrolünüzü kaybettiğiniz kaosu temsil ederken diğer taraf da kaosun tam
tersi olan hareketsizlik ve katı düzeni temsil eder. Kaos ve katı düzen alanlarına yaklaştığımızda duygusal sağlığımızdan uzaklaşmış oluruz. Entegrasyon süreci ortadan
kalktığında kaos ve katı düzen süreci yaşanır.
BÖLÜM 2
İKİ BEYİN BİR BEYİNDEN DAHA İYİDİR (Sağ ve sol beynin entegrasyonu)
Thomas’ın dört yaşındaki kızı okulu çok seviyor ve babasından rahatlıkla ayrılıyordu.
Hastalandığı için babası onu okuldan almaya gitti. Ertesi günden itibaren okula gitme
sürecindeki ayrılma aşaması ağlayarak ve zor bir şekilde geçmeye başladı. Thomas’ın hedefi
kızının okula hevesle gitmesini sağlayacak bir strateji bulması gerekiyordu. Beynimle ilgili
temel bilgilere sahipti.
SAĞ VE SOL BEYİN: TEMEL NOKTALAR
Sol beyin düzeni sever, mantıksal , gerçekçi ve dilsel süreçlerle ilgilenir. Sağ beyin ise
bütüncüldür. Sözel değildir, göz teması ,ses tonu, jest ve mimik gibi işaretleri alır ve gönderir.
İmgeler , duygular ve kişisel anılarda uzmanlaşır. Sol beyin metne takılırken sağ beyin içeriğe
bakar. Gelişimsel açıdan bakıldığında çok küçük çocukların sağ beyinleri sol beyinlerine göre
daha baskındır. Hayatlarını o yüzden şimdiki ana göre yaşarlar. Mantık, sorumluluk daha
oluşmamıştır. Çocuk neden diye sormaya başladığı zaman sol beynin devreye girdiğini
anlarız.
İKİ YARIM BİR BÜTÜN EDER: SOL İLE SAĞI BİRLEŞTİRMEK
Beynimizin iki yarım küresinin birlikte çalışması çok önemlidir. Korpus kallosum sağ ve sol
beyni birleştiren doku yumağıdır. İki yarım küre arasında olanları bir taraftan diğer tarafa
taşır. Beynin iki bölümden oluşmasının sebebi ayrı işlevlere sahip olarak daha karmaşık işleri
yapabilmektir. Her iki alanın birlikte çalışması istenilen şeydir. Sadece duygularımızla hareket
etmek de yeterli olmayacaktır. Bu durum aynı yerde dönmek anlamına da gelebilir.
Duygularımızı inkar etmek sadece sol beynimize odaklanmak karşılaşılacak sorunlardan bir
tanesidir. Böylece sağ beynimizin özelliği olan olayları bir bütün içinde anlamakta zorlanırız.
Mesela yorgun ve karamsar ruh halindeki bir kişi söylenilen sözcüklere odaklanarak ses tonu
ve beden hareketlerini çok fazla göz önünde bulundurmayacaktır.
YAPABİLECEKLERİNİZ: beynin her iki tarafını da kullanması için çocuğunuza yardım
edebilirsiniz
BÜTÜN BEYİN STRATEJİSİ 1: Çocuğunuzla Bağ Kurun ve Onu Yeniden Yönlendirin: Duygu
Dalgaları Üzerinde Sörf Yapmak
Tina’nın 7 yaşındaki oğlu yatmaya gittikten sonra geri gelerek uyuyamadığını söyledi.
Geceleri ona not bırakılmadığını, onun için güzel bir şey yapmadıklarını, doğum gününe 10
ay olduğu gibi şikayetleri arka arkaya sıralamıştı.
Burada Tina’nın oğlunun sağ beyninden gelen duygu dalgalarına kapıldığı görülüyor. Sol
beyninden gelen mantık dalgalarından etkilenmemiş. Bu durumda Tina’nın yapacağı en kötü
şey kendini savunmak veya tartışmaktır. Mantıklı yanıtlar vermesi ise anlaşılmadığı hissi
yaratacaktır ve iki tarafında kaybetmesine neden olan kaybet kaybet yaklaşımı oluşturur.
Bağ kur ve yeniden yönlendir tekniğini kullanarak; çocuğu kendisine doğru çekerek sırtını
okşadı. Şefkatli ses tonuyla ‘bazen işler çok zorlaşıyor ama ben seni asla unutmam. Sen her
zaman benim aklımdasın ve senin benim için ne kadar özel olduğunu bilmeni istiyorum
diyerek sarıldı. Tina’nın yumuşadığını hissediyordu. Bir çocuk üzgün olduğu zaman onun sağ
beyninin duygusal ihtiyaçlarına yanıt verilmediğinde genellikle mantık da işe yaramayacaktır.
Kişinin hissedildiklerini hissetmelerine izin verme anlamına gelen ‘uyumlu hale gelme’ denir.
- Adım: Çocuğunuzun Sağ Beyniyle Bağ Kurun
Tina oğluyla yaptığı konuşmada onun duygularını kabul etmekle sağ beynine hitap
etmiş oluyor. Aynı zamanda fiziksel temas, empatik yüz ifadeleri, sözel olmayan
işaretler kullanmıştı. Kendi sağ beyni ile çocuğun sağ beyni arasında iletişim kurabildi.
Bu uyum sayesinde çocuğun beyninin dengeli ve entegre hale gelmesini sağladı. Daha
sonrasında sorunları ele alarak sol ve sağ beyin entegrasyonunu sağlamaya çalıştı.
- Adım: Sol Beyinle Yeniden Yönlendirin
Sağ beyinler arası bağ kurulduktan sonra sol beynini kullanarak mantıklı açıklama ve
planlamalar yaparak oğlunu yeniden yönlendirmiştir. Böylece beyninin sol yarım
küresinin de iletişime katılmasını sağlamıştır.
STRATEJİ 1: EMİR TALİMAT VERMEK YERİNE ÇOCUĞUNUZLA BAĞ KURMAYI VE ONU
YENİDEN YÖNLENDİRMEYİ DENEYİN.
BÜTÜN BEYİN STRATEJİSİ 2: Sorunu Halletmek İçin Sıkıntının Adını Koyun: Güçlü
Duyguları Yatıştırmak İçin Hikaye Anlatmak
Sağ beyni güçlü duygular ve bedensel duyumlarla artan çocuk için durum son derece
korkunç olabilir. Ebeveynler olarak çocuğun beyninin sol yarım küresini devreye
sokmasına yardımcı olarak çocuğa neler olduğunu anlatmasını sağlayabiliriz. Bunu
sağlamanın en iyi yolu korku ve acı veren durumu bir kez daha anlattırmaktır.
Bella sifonu çektikten sonra klozetten sular taşmış ve suyun yükselişini görmüştü.
Bundan sonra sifonu çekmek istememişti. Babası ‘ sorunu halletmek için sıkıntının
adını koyun’ tekniğini öğrendikten sonra kızını karşısına alarak suyun taştığı anı ona
yeniden anlatırdı. Ayrıntılı bir şekilde anlatmasını istedi. Korkusuna sebep olan
boşlukları doldurmasına yardım etti. Birkaç kez hikayeyi anlattıktan sonra korkuları
giderek azaldı ve kayboldu. Bu olayda çocuk ayrıntıları hatırlamaya çalışırken beyninin
sol tarafını, hissettiği duyguları yeniden yaşayarak beyninin sağ tarafını devreye
soktu. Bu iletişim çocuk konuşmayı istediği süre içerisinde gerçekleştirilir. Çocuklar bir
şey inşa ederken, kart oynarken gibi başka şeylerle ilgilendikleri durumlarda daha
fazla şey paylaşırlar. Konuşmak istemediği zamanlarda başka bir yöntemse resmini
çizmesi yada yaşı uygunsa olayı yazıya dökmesi de istenebilir.
STRATEJİ 2:GÖRMEZDEN GELMEK VE İNKAR ETMEK YERİNE SORUNU HALLETMEK İÇİN
SIKINTININ ADINI KOYUN.
Bütün Beyinli Çocuklar: Çocuklarınıza Beyinlerinin İki Taraflı Olduğunu Öğretin
Kendimizi Nasıl Entegre Edebiliriz: Sol ve Sağ Beynimizi Birleştirmek
Çocukların beyin entegrasyonunu sağlamanın en iyi yollarından birisi kendi beynimizi
daha iyi entegre etmemizdir. Sol ve sağ beynimizi bütünleştirdiğimiz zaman önemli
kararlar almamızı, sorunları çözmemizi ve duygularımızın farkındalığıyla birlikte daha
iyi bir evebeynlik yapılabilir.
BÖLÜM 3
AKIL İÇİNDE BİR MERDİVEN KURMAK (Üst ve Alt Beynin Entegrasyonu)
Çocuklara öğretilebilecek en önemli becerilerden bir tanesi güçlü duygulara neden
olan durumlarda iyi kararlar almalarına yardımcı olmaktır. Yetişkinler çocuklarının
davranışlarının sonuçlarını düşünmeleri, durup beklemelerini, ahlaklı kararlar
almalarını isterler.
AKIL MERDİVENİ: BEYNİN ÜST VE ALT KATLARINI ENTEGRE ETMEK
Beynin alt katı (alt beyin) boynun üst tarafından burun kemerine kadar olan kısımdır.
Beyin sapını ve limbik bölgeyi oluşturur. Nefes alma, göz kırkma ve doğuştan gelen
dürtülerden ve güçlü duygulardan sorumludur. Öfkenin kaynağı da burasıdır. Temel
ihtiyaçlat alt katta görülür. Üst katta beyin zarı, orta prefrontal korteks gibi alnımızın
gerisinde kalan alanlar burada bulunur. Önemli ve analitik düşünceleri kontrol eder.
Plan yapma, karar verme, duygu ve bedeb kontrolünü sağlama, empati kurma gibi
özelliklerin oluşmasından sorumludur. Amaç beynin üst ve alt bölümlerinin dikey
olarak entegre olmasını sağlamamızdır.
YAPIMI BİTMEMİŞ MERDİVEN: ÇOCUKLARINIZ İÇİN UYGUN BEKLENTİLER HAZIRLAYIN
Çocuklar beyinlerinin alt ve üst katını birlikte kullanamazlar. Bu durumun bir nedeni
üst beyinin hala gelişiyor olmasıdır. Diğer nedeni ise alt beynin özel bir kısmıyla yani
amigdala ile ilgili olmasındandır.
AKLIN ‘BEBEK İÇİN MERDİVEN KORUMASI’ : BUNU BANA AMİGDALA YAPTIRDI.
Amigdala alt beynimizdeki limbik alanın bir parçasıdır. Amigdala ‘nın görevi öfke
korku gibi duygularımızı sürekli işlemden geçirerek ifade edilmesini sağlamaktır.
Tehdit anında tetikte bekler. Tehdit anında üst beyni gasp eder ve bizim de
düşünmeden hareket ettiğimize neden olur. Tehlike anında bu durum iyi birşeydir.
Ancak günlük yaşamda olduğunda iyi sonuçlar vermez. Çocuklarla yaşanılan çatışma
anında mantıklı konuşmaları dinlemeyecektir. Bu yüzden böyle durumlarda yapılması
gereken onu sakinleştirmek ve dikkatini başka yöne çekmektir.
ÖFKE KRİZLERİ: ÜST KAT VE ALT KAT
Ebeveynlere öfke nöbetiyle baş etmek için yöntem olarak görmemezlikten gelmeleri
gerektiği öğretilmiştir. Beynin üst ve alt katlarını bilince iki farklı öfke nöbetinin
olduğu görülür. Üst beyin öfke nöbeti çocuğun kriz yaratmaya karar verdiği anda
gerçekleşir. İstediğini elde edene kadar bilerek ve isteyerek sizi dehşete düşürür. Ona
tanımış olduğunuz ayrıcalığı kaybetmek üzere olduğunu hatırlattığınızda öfke krizine
son verebilir. Bunun nedeni o an üst beyni kullanmasındandır. Bedenini kontrol
edebilmesi ve mantıklı kararlar alabilmesi mümkündür. Üst beyin öfke nöbetinde
kesin sınırlar çizmek ve davranışları net tanımlamak gerekir. Eğer çocuk davranışına
son vermezse sonuçlarına katlanacağını ona göstermek gerekir. Alt beyin öfke nöbeti
ise farklıdır. Amigdala duruma hakim olmuş ve üst beyni esir almıştır. Düşünme
becerilerini kullanması o an mümkün değildir. Alt beyin öfke nöbetine verilecek
uygun yanıt o an daha rahatlatıcı ve şefkatli olmaktır. Çocukla bağ kurarak onun
yatışmasına yardımcı olmak gerekir. Dokunma , ses tonu kullanılabilir. Çocuğun üst
beyni alt beynini esir almışsa ilk görev amigdalasını sakinleştirerek ona yardımcı
olmaktır. Üst beyin devreye girdikten sonra mantık ve muhakeme gücü kullanılabilir.
Uygun olan ve olmayan davranışlar konuşulabilir.
ÇOCUĞUNUZUN ÜST BEYNİNİ GELİŞTİRMEYE VE ONU ALT BEYİNLE ENTEGRE ETMEYE
YARDIMCI OLMAK
BÜTÜN BEYİN STRATEJİSİ 3: Hangisini Devreye Sokmalı veya Sokmamalı: Beynin Üst
Katına (üst beyine) Hitap Etmek
Çocuk yetiştirirken opsiyon 1: meydan okuma çocuğu alt beyninde her türlü tepkisel
duyguyu tetikleyebilir ve dövüşe geçmesine neden olabilir.
Çocuk yetiştirirken opsiyon 2: çocuğun üst beynine hamle yaparak tepki göstermesi
yerine düşünmesi sağlanabilir.
STRATEJİ 3: BEYNİN ALT KATINI ÖFKELENDİRMEK YERİNE BEYNİN ÜST KATINI
DEVREYE SOKUN.
BÜTÜN BEYİN STRATEJİSİ 4:Onu Kullanın veya Kaybedin Üst Katını Çalıştırmak
Beynin üst katı çalıştırıldığı zaman gelişir. İhmal edilirse işlevselliğinin bir bölümünü
kaybeder. Güçlü akıl sağlığının temeli, güçlü üst beyindir.
SAĞLIKLI KARAR VERMEK
Karar verme mekanizması üst beynin farklı obsiyonları değerlendirmesini ve yürütme
işlemini gerektirir. Karşısına çıkan fırsatları ve sonuçlarını düşünmek üst beyni
geliştirir. ‘Bugün mavi ayakkabılarını mı yoksa beyaz ayakkabılarını mı giymek
istiyorsun?’ diye sormak kadar basittir. Harçlık vermek, aynı güne denk geleb
programında seçimini yapması, bilgisayar yada bisiklet için para biriktirmeye çalışması
üst beyni çalıştırmaya yardımcı olacaktır.
DUYGULARA VE BEDENE HAKİM OLMAK
Derin nefes alma, ona kadar sayma, duygularını ifade etme, ayaklarıyla yeri tepme,
yastığı yumruklamalarını söyleyin. Kontrolünü kaybettiğinde neler olduğunu anlatarak
nasıl önleyeceğini öğretin.
KENDİNİZİ ANLAMAK
Anladıklarının ötesini görmesi sağlanmalıdır. Bunun için sorular sorulmalıdır. Senin
böyle hissetmene neden olan şey nedir?’, sence sınavda neden başarılı olamadın?
Günlük tutma, resim yapma gibi yönlendirmelerde bulunulabilir.
EMPATİ KURMAK
Başka insanların duygusunun önemsenmesini sağlayacak basit sorular sorduğumuzda
empati yeteneği güçlenecektir. Sence bu bebek neden ağlıyor olabilir? Arkadaşın
uzağa gittiğinde nasıl hissediyordur?
STRATEJİ 4: SADECE YANIT VERMEK YERİNE BEYNİN ÜST KATINI ÇALIŞTIRIN.
AHLAKLI DAVRANMAK
Kendisini kontrol edebilen, empati duygusunu bilen çocuklar güçlü ahlak duygusu
geliştirirler. Bu bölümü çalıştırmak için de varsayım gerektiren sorular sorulabilir.
Zorba davranışlar sergileyen bir çocuk için birini rahatsız ederse ‘etrafta yetişkin biri
yoksa ne yapardın?’ gibi sorular sorulabilir.
BÜTÜN BEYİN STRATEJİSİ 5: Hareket Ettirin ve Kaybedin: Aklı Kaçırmamak için Bedeni
Hareket Ettirmek
Üst beyinle ilişki kaybolduğunda dengeyi sağlamak için bedenin hareket etmesini
sağlamak iyi gelecektir.
STRATEJİ 5:EMİR VE TALİMAT VERMEK YERİNE HAREKET ETTİR VE KAYBET YÖNTEMİNİ
DENEYİN
Bir dakika boyunca gülmeye çalışın, endişeli insanlar hızlı hızlı ve derin olmayan
şekilde nefes alırlar. Yavaş yavaş ve derin şekilde nefes aldığınızda daha sakin
hissedersiniz.
BÖLÜM 4
KELEBEKLERİ ÖLDÜRÜN (Gelişme ve İyileşme İçin Belleğin Entegrasyonu)
BELLEK VE BEYİN: BİRKAÇ MİT
Mit 1: Bellek, zihinsel bir dosya dolabıdır.
Oysa bellek tamamen çağrışımlarla ilgilidir. Şimdiki zaman ile geçmiş deneyimler
arasında bağlantı kurar. Her deneyim sonucunda beynimizdeki nöronlar ateşlenir
veya elektrik sinyalleriyle aktive olur. Ateşlenen beyin hücreleri diğer nöronlar ile
bağlanır yada birleşir. Birlikte ateşlenen nöronlar birbirleriyle bağlantılanırlar.
Mit 2: Bellek fotokopi makinası gibidir. Anılarınızı çağırdığınız zaman geçmişteki
olayların benzerlerini görürüz.
Anılar geri geldiğinde bir miktarını değiştiririz. Gerçekten olana çok yakın olsada
hatırlama anında anının büyük bölümü değişir.
BELLEKLE İLGİLİ GERÇEK: ANILAR AÇIĞA ÇIKSIN ( VEYA ÖRTÜK KALSIN)
Örtük bellek bildiğimiz bir şeyi düşünmeden yaptıran bellektir. Yaşamdaki herhangi
bir anı öğrendiğimiz günü hatırlama yeteneğimiz ise açık bellektir. Hayatımız boyunca
örtük anıları kodlarız. Hayatımızın ilk 18 ayı boyunca bu kodlamayı sadece örtük
olarak yaparız. Yeni doğan bebek kokuları, tatları, ebeveyn seslerini vb. şifreler. Örtük
bellek bizi emniyette ve güvende tutar. Hızlı tepki vermemiz için bizi özgür bırakır
veya tepkilerimizi otomatik hale getirir.
ÖRTÜK VE AÇIK BELLEKLERİN ENTEGRASYONU : AKLIN YAP-BOZ PARÇALARINI BİR ARAYA GETİRMEK
Örtük anılar genellikle olumludur ve bizim lehimize çalışır. Ama örtük anılar olumsuz da olabilir. Yapmamız gerekn şey, örtük anılar üzerinde farkındalık oluşturmaktır. Çocuğun bunların farkında olarak istemli ve bilinçli bir şekilde baş etmesini sağlamak gerekir. Beynimizin içinde örtük ve açık belleği entegre eden bir alan vardır. Bu yerin adı hipokampustur. Bu bölüm örtük belleğe ait tüm imgeleri, duyguları algılayarak geçmiş deneyimlerimizle bütün halinde algılamamızı sağlamak için beynin bölümleriyle işbirliği içinde çalışır. Çocukların duygularını ifade etme ve onları korkutan olaylardan sonra ne olduğunu hatırlama imkanı sağlamazsak örtük anıları parçalara ayrılıp dağılmış durumda kalır ve yaşadıklarına anlam veremezler.
ÇOCUĞUNUZUN ÖRTÜK VE AÇIK BELLEĞİNİN ENTEGRASYONUNA YARDIMCI OLMAK
BÜTÜN BEYİN STRATEJİSİ 6: Çocuğunuza Aklının Uzaktan Kumandasını Kullandırın: Anıları Yeniden Canlandırmak
Entegrasyonu teşvik etmenin en iyi yolu hikaye anlatmaktır. Çocuklar acı veren olayları hissettiklerinde olayın tamamını hatırlamakta zorlanabildikleri bu yüzden de içlerindeki dvd ile tanıştırılmasını iyi olacaktır. Hatırlamak istemediği anları durdurup istediği anları tekrar tekrar ileri yada geri alabileceği öğretildiğinde hikaye anlatmaya daha istekli olacaklardır. Deneyerek hikayenin tamamını anlatmaya başladıklarında rahatlayacaklardır.
STRATEJİ 6: FİLMİ HIZLA İLERİYE SARMAK VE UNUTMAK YERİNE YENİDEN SARMAYI VE HATIRLAMAYI DENEYİN.
BÜTÜN BEYİN STRATEJİSİ 7: Çocuğunuza Hatırlatmayı Hatırlayın: Yeniden Hatırlamayı Ailenizin Günlük Hayatının Bir Parçası Yapmak
Çocukların deneyimlerini onlara tekrar tekrar anlattırdığımızda örtük ve açık anılarını entegre etme yeteneklerini geliştirmiş oluruz.
Hatırlamayı teşvik edecek en kısa pratik yol sorular sormaktır. ‘oraya gittiğimizde ne oldu?’ gibi sorular önemli anılarla çocuğun etkileşime girmesini sağlar. Aynı zamanda yaş arttıkça günlük tutarak hatırlama ve kendisini ifade etmesini sağladığı ve bağısıklık sistemini güçlendirdiği , kalbin düzgün işlemesini sağladığı çalışmalar vardır.
Tahmin oyunu oynanabileceği önerilmiştir. “Bana bugün gerçekten olan iki şey ve olmayan bir şey söyle. Ben de bunlardan hangi iki tanesinin doğru olduğunu tahmin etmeye çalışayım.”
Başka bir öneri ise şöyle:“Bana gününüzü anlatın. Bir tane size mutluluk veren bir olay, bir tane de moralinizi bozan bir olay anlatın ve birisi için bugün yaptığınız nazik bir eylemden bahsedin.”
STRATEJİ 7: ‘GÜNÜN NASIL GEÇTİ?’ DİYE SORMAK YERİNE ‘HATIRLATMAYI HATIRLAMAYI’ DENEYİN.
BÜTÜN BEYİNLİ ÇOCUKLAR: Çocuklarınıza Örtük Anılarını Açığa Çıkarmayı Öğretin
Çocuğun geçmişte yaşadığı bir olayla ilgili mücadele içinde olduğunu fark ederseniz onunla konuşarak olayın hikayesini anlattırın. Geçmiş deneyimi şimdiki davranışlarını etkiliyorsa beyninde ne olup bittiğini anlatın. Bunu hafızadaki puzzle parçalarını bir araya getirerek yapmalısınız.
BÖLÜM 5
İÇİMDEKİ BİRLEŞİK DEVLETLER (Kimliğinizdeki Farklı Yönlerin Entegrasyonu)
AKILGÖZÜ VE FARKINDALIK ÇARKI
Akılgözü; sadece kendi zihnimizi değil başkalarının da zihnini anlamaktır. Zihnimizi anlamak için farkındalık çarkından bahsedilmiştir.Bisiklet tekerine benzetilen bu çarkın çemberinde, dikkatimizi verdiğimiz ya da farkında olduğumuz, duygu ve düşüncelerimiz, hayallerimiz ve arzularımız, anılarımız, dış dünyayla ilgili algılarımız ve bedenimizden gelen duyularımızın yer aldığı, göbeğinin ise, zihnimizin daha iç bölümünü temsil ettiği, bu bölümde etrafımızda ya da içimizde olup bitenin farkına vardığımızı söylemiş. Üst beyni kontrol eden bu bölüme “orta prefrontal korteks” denildiği ve en iyi kararların burada alındığından bahsetmiş.
ÇARKIN ÇEMBERİNDE SAPLANIP KALMAMAK: ‘HİSSETMEK’ İLE ‘GERÇEKTEN OLMAK’ ARASINDAKİ FARKI GÖRMEK
Kişinin çektiği sıkıntı farkındalık çarkının çemberin üzerinde saplanıp kalmanın bir sonucudur. İçinde yaşadığı dünyayı çarkın göbeğinden izlemek ve çemberşn üzerindeki noktalarla entegre olmanın yerine, dikkatini endişe veren noktaya odaklanmasındandır. Çocuklar bu birkaç noktada saplanıp kalırlar ve genellikle katı düzen ve kaos içine düşerler.
Hissetmek ile gerçekten olmak arasındaki farkta, örneğin “kendimi yalnız hissediyorum” yerine “yalnızım” dediklerinde, geçici ruh halini kimliklerinin kalıcı özelliği olarak algıladıklarını ve bunu kendilerini tanımlarken kullanarak ruh hallerini özellikleriymiş gibi kabullenme tehlikesine düştüklerini belirtmiş.
ODAKLANMIŞ DİKKATİN GÜCÜ
Yeni deneyimlerin beyinde oluşturduğu fiziksel değişikliklerin ne anlama geldiğini şöyle ifade etmiş:
Bizler isteyerek ve çaba göstererek yeni zihinsel yetenekler geliştirebiliriz. Daha da ötesi, dikkatimizi farklı bir şekilde odakladığımız takdirde, beynimizin hem yapısını, hem de faaliyetlerini değiştirebilecek yeni bir deneyim yaratmış oluruz.
Burada önemli olan hususun ise, beynimizin fiziksel mimarisinin dikkatimizi nereye odakladığımıza ve ne yaptığımıza bağlı olarak değiştiği, örneğin keskin görüşleri nedeniyle ödüllendirilen hayvanların, beyinlerindeki görme alanlarının diğerlerine göre daha çok geliştiği belirtilmiş.
ÇOCUĞUNUZU AKILGÖZÜNÜN GÜCÜYLE TANIŞTIRMAK
BÜTÜN BEYİN STRATEJİSİ 8: DUYGU BULUTLARININ GEÇİP GİTMESİNE İZİN VERİN: ÇOCUKLARINIZA DUYGULARININ GELİP GEÇİCİ OLDUĞUNU ÖĞRETMEK
Duyguların oldukları gibi tanınmasını, yani onların geçici ve değişken olduğunun kabul edilmesi gerekir.Duyguların ruh halleri olduğunu, karakter özelliği olmadıklarını belirtirken, ortalama olarak bir duygunun gelip geçmesinin doksan saniye sürer.
STRATEJİ 8: GÖRMEZDEN GELMEK VE İNKAR ETMEK YERİNE ONA DUYGULARIN GELİP GEÇİCİ OLDUĞUNU ÖĞRETİN.
BÜTÜN BEYİN STRATEJİSİ 9: ELEME (SIFT): İçimizde Neler Olup Bittiğine Dikkat Etmek
Çocuklarımızı farkındalık çarkının çemberindeki noktalara yönlendirmeye başlamanın en iyi yollarından birinin onları etkileyen tüm algılara, imgelere, duygulara ve düşüncelere dikkat etmeyi öğrenmelerine yardımcı olmaktır.Dikkatlerini neye verirlerse o konuda olup bitenlerin daha çok farkına varırlar.Midelerinde uçuşan kelebeklerin endişe belirtisi olduğunu, birine vurma arzusunun öfke ve hüsran belirtisi olduğunu, ağırlaşan omuzların üzüntüyü anlattığını anlarlar. Tedirgin oldukları zaman bedenlerindeki gerilimi teşhis edebilirler ve daha sonra da omuzlarını gevşetmeyi ve sakinleşmek için derin nefes almayı öğrenebilirler. Öfke, açlık, yorgunluk, heyecan ve hırçınlık gibi farklı algıları tanımlamak çocuklara önemli bir kavrama gücü verir ve onların duygularını önemli ölçüde etkiler.
STRATEJİ 9: GÖRMEZDEN GELMEK VE İNKAR ETMEK YERİNE İMGELERİ KONTROL ALTINDA TUTMAK İÇİN AKILGÖZÜNÜZÜ KULLANIN.
DUYGULAR: Dünyaya bakış açısını ve etkileşimde bulunma yolllarını etkileyen simgeleri ELEMEYİ öğretmek gerekiyor. Ayrıca yaşadığı hisleri ve duygularla ilgili olarak da ELEMEYİ öğretmeliyiz.
Çocuklara kendilerini nasıl hissettiklerini sormak ve kesin sözcükler kullanmaları konusunda yardımcı olmalıyız. İyi-kötü yerine, hayal kırıklığına uğramış, endişeli gibi…
ELEME yöntemi, bedensel algılarımızın duygularımıza ve duygularımızın da sadece düşüncelerimize değil, zihnimizdeki imgelere de şekil verdiğini anlamamızı sağlar.
ELEME oyunu: O an bedeninde neler oluyor (örneğin karnım aç), herhangi bir imge görüyor musun? (örneğin filmin fragmanı), şuan hangi duyguyu hissediyorsun? (örneğin heyecanlıyım), şuan ne düşünüyorsun? (örneğin evde süt yok, süt almalıyız).
BÜTÜN BEYİN STRATEJİSİ 10: Çocuğunuzun Akılgözünü Çalıştırın: Ana İstasyona Geri Dönmek
Çocuklar farkındalık çarklarının üzerindeki sadece belirli noktalara saplandıklarında, daha entegre olabilmeleri için dikkatlerini başka yöne çekmek gerekir. O zaman içlerindeki algıların, imgelerin, hislerin ve düşüncelerin kurbanı olmaları gerekmediğini görebilirler.
Çocuklara farkındalık çarkının göbeğine geri dönmelerini öğretmemiz gerekiyor. Çemberin üzerindeki duygu ve düşüncelerinin farkına varmalarının, çocukların dikkatlerini yoğunlaştırmalarına ve odaklanmalarına yardımcı olacaktır. Uzanmak, etrafındaki nesnelere odaklanmak, gözlerini kapayıp seslere odaklanmak, duygu ve düşüncelerine odaklanmak, nefes alıp vermek…
Akılgözü egzersizleri küçük çocukların endişeleriyle, hayal kırıklıklarıyla ve daha büyük yaşlarda olanların da yoğun öfkeleriyle baş etmelerini ve ayakta kalmalarını sağlar. Dört yaşlarındaki bir çocuk için nefeslerine odaklanmayı öğrenebilirler. Bunun için çocuğun yere uzanması istenir. Midesinin üzerine bir gemi oyuncak konularak nefes alıp verdikçe yükselip alçalmasını izlemesi istenebilir. Uyumakta zorlanan çocuklar içinde kendilerini sakin hissettikleri bir yeri hayal etmelerini öğretmektir.
STRATEJİ 10: GÖRMEZDEN GELMEK VE İNKAR ETMEK YERİNE AKILGÖZÜNÜ KULLANIN.
Akılgözü egzersizleri küçük yaştaki çocukların hayal kırıklıkları ve endişeleriyle, büyük yaştaki kişilerinde öfkeleriyle baş etmelerini ve ayakta kalmalarını sağlar.
BÖLÜM 6
BEN-BİZ BAĞLANTISI (Kendinin Öteki İle Entegrasyonu)
akılgözünün ilk özelliği kişinin zihnini ve başkasının zihnini anlayabilmesi üzerinde durulmuştu. Akılgözünün ikinci özelliği ise başkalarının akıllarını görme ve onlarla bağ kurma yeteneğini geliştirmektir. Bu bağ empati kurma yeteneğiyle ilgilidir.
İçgörü + empati = akılgözü
SOSYAL BEYİN: ‘BİZ’E BAĞLI OLAN BEYİN
Başka birinin duyduğu acıyı hissedememenin, öğrenme güçlüğü çekmek gibi zihinsel bir sorun olduğu, sinirlerle ilgili bir durum olduğundan ille de bir karakter sorunu olmasının gerekmez. Özgün kimliğini kaybetmeden başkalarıyla bağ kurabilmenin, mutluluk ve tatmin duygusu verecektir. İçgörü ve empatiyi geliştirebilirsek, başkalarıyla bağ kurmalarını sağlayabiliriz.
Mutluluk ve bilgelik üzerine yapılan araştırmalar, kişinin kendisini iyi hissetmesindeki temel unsurun, dikkatini ve tutkularını kendi öz kimliğinin ilgi alanları yerine, başkalarının yararına olacak şekilde odaklamak olduğunu göstermektedir. Yani “ben” mutluluğu ve hayatın anlamını, “biz” ile birleştiği ve ona ait olduğu vakit keşfetmektedir.
AYNA NÖRONLARI: BEYİNDEKİ YANSITICILAR
Birinin su içtiğini gördüğünüz de sizinde susadığınızı hissetmeniz gibi. Bu nöronların sadece bilinçli olarak yapılan, yani tahmin edilebilir olan ya da belirli bir amaç içeren eylemlere tepki veriyor.
Ayna nöronlar kültürün doğasını ve bazı ortak davranışların bizi birbirimizle, örneğin çocuklarla ebeveynlerini, arkadaşlarını ve yetişkinlerin de eşlerini nasıl birbirine bağladığını anlamamızı sağlar.
Sadece davranışları değil duyguları da aynalarız. Davranış, niyet ve duyguları sünger gibi çektiğimiz için, bu özel nöral hücrelere “sünger nöronlar” adının verildiği belirtilmiş. Örneğin gülen bir gruba yaklaştığında gülümsemek, ya da tedirgin ve stresli olduğumuzda çocuğumuzun da bizim gibi olduğu ve bu duruma “duygu bulaşması” denildiği belirtilmiş.
BAĞ KURMANIN TEMELLERİNİ ATMAK: OLUMLU ZİHİNSEL MODELLER YARATMAK
Farklı ilişkisel deneyimler bir çocuğun beyninin ‘biz’ olmanın ne demek olduğunu anlamasını sağlar. İlişkiler uzaksa ve eleştirel, rekabetçi iseler, çocuğun ilişki hakkındaki beklentileri ona göre etkilenir. Güvenli ilişkiler yaşıyorsa bu ilişkiler onun arkadaşlarıyla, romantik ilişkisiyle, ilerdeki çocuklarıyla yaşayacağı ilişkilerde model oluşturur.
‘BİZ’ İÇİN HAZIRLANMAK: BAĞ KURMAYI SAĞLAYAN DENEYİMLER SUNMAK
Çocukların akılgözlerini ‘biz’’in parçası olmak için ne kadar maharetle kullanacakları uzun vadede başkalarıyla nasıl birleşecekleri, (anne,baba, öğretmen, arkadaş vb.) onları büyütenlerle olan bağlarının kalitesine bağlıdır.
BİR ‘EVET’ RUH HALİ YARATMAK: ÇOCUKLARIMIZA İLİŞKİLERE AÇIK OLMAYI ÖĞRETMEK
Sağlıklı ilişkiler yaşayan kişiler olmasını istiyorsak onların kapalı ve tepkili değil, açık ve kabul etmeye hazır olmalarını sağlamalıyız. Hayır ve evet sözcüklerine verilen iki farklı tepki bizim tepkisel be kabul edici olmamızı belirleyebilir. Sinir sistemimiz tepkisel konumdayken biz ‘ savaş,kaç,olduğun yerde kal’ durumlarına geçeriz. Tepkisel durumdaylen, sözel olmayan yaklaşımların (sarılmak, empatik yüz ifadesi vb.) daha etkili olacağı bildirilmiştir.
‘İyi işleyen bir “biz”in bir parçası olmak için bir insanın bireysel bir “ben” olarak kalabilmesi gerekir. Nasıl ki çocuklarımızın sadece sağ-beyinli veya sadece sol-beyinli olmasını istemiyorsak, ne onları bencilliğe ve izolasyona götürecek kadar bireysel olmalarını, ne de sağlıksız ve zararlı ilişkilere karşı savunmasız, muhtaç ve bağımlı kılacak kadar ilişkisel olmalarını isteriz. Bizim istediğimiz onların Bütün-Beyinli olmaları ve entegre ilişkiler yaşamalarıdır’.
BÜTÜN BEYİN STRATEJİSİ 11: Aile İçi Eğlence Faktörünü Geliştirin: Birbirinizden Keyif Almanın Önemini Vurgulamak
Çocuklar aile fertleriyle birlikte geçirdikleri zamandan ne kadar keyif alırsa ilişkilerine o kadar değer vereceklerdir. Gelecekte daha sağlıklı ilişkiler yaşamayı isteyeceklerdir. Bu durumun dopamin hormonuyla da ilişkilidir. Bu sebeble aile ilişkilerinin sıcak tutabilmenin yöntemleri aktarılmıştır.
STRATEJİ 11: EMİR VEYA TALİMAT VERMEK YERİNE ÇOCUKLARINIZLA OYUNLAR OYNAYIN
BÜTÜN BEYİN STRATEJİSİ 12: Çatışmaları Bağ Kurmak İçin Kullanın: Çocuğunuza ‘Biz’ Sözcüğünü Hatırda Tutarak Tartışmayı Öğretmek
Akılgözünü devreye sokmak için 3 yöntem belirtilmiştir.
1) Olaya diğer kişinin gözünden bakmaktır.
2)söylenmeyen şeylere de kulak vermek. Sözel olmayan işaretlerin bazen sözcüklerden daha önemli olduğu aktarılmıştır.
3)onarmaktır. Çocuklarımıza bir çatışmadan sonra işleri düzeltmeyi öğretmeliyiz. Kişinin ilişkileri samimi bir şekilde düzeltmeyi istemesi için diğer kişinin duygularını anlaması gerekir.
SONUÇ
SÖZÜN ÖZÜ…
Bütün beyinli çocuk yetiştirmek çocukların sadece şuan nasıl olduklarıyla değil, gelecekte nasıl olacaklarıyla ilgilidir. Hayat hikayemizin etkin yazarı konumuna geçtiğimiz zaman sevdiğimiz türden bir hayat yaşamaya başlamış olacağız.
BUZDOLABI BÖLÜMÜ
Yıkılmayın, Ayakta Kalın ve Başarılı Olun: çocuk yetiştirmenin güç anları karşısında ayakta kalma çabası gösterirken bu anları alın ve onları başarılı olmasını sağlayacak fırsatlara dönüştürün.
Entegrasyon-> Sağlık ve başarı: Beyin en iyi performansını farklı bölümleri koordine ve dengeli şekilde çalıştığında gerçekleştirir.
Kendini İyi Hissetme Nehri: Çocuklarınız ne kadar dengeli olurlarsa kendini iyi hissetme nehrinin içinde daha çok kalırlar.
SAĞ VE SOL BEYNİN ENTEGRASYONU
Sol + Sağ = Açıklık ve Kavrayış: Çocukların mantıksal sol beyinleriyle duygusal sağ beyinlerini birlikte kullanmalarına ve yakın ilişkilerde dengeli ve yaratıcı hayatlar yaşamalarına yardımcı olunması gerekir.
Neler yapılabilir:
1)Bağ kurun ve yeniden yönlendirin
2)Sorunu halletmek için sıkıntının adını koyun.
ALT VE ÜST BEYİN ENTEGRASYONU
Üst beyinle ilgili olarak sabırlı olun: güçlü duyguların etkili olduğu durumlarda alt beyin tarafından kaçırılmaya karşı savunmasızdır. Bu nedenle, çocukların her zaman iyi kararlar almasını, duygularının ve davranışlarını her zaman kontrol altında tutmalarını beklemeyin.
Neler yapılabilir:
1)Hangisini devreye sokmalı veya sokmamalı
2)Onu kullanın veya kaybedin
3)Onu hareket ettirin veya kaybedin.
BELLEĞİN ENTEGRASYONU
Örtük anıları açığa çıkarın: örtük anılarını açığa çıkarmaları için yardımcı olun.
Neler yapabilirsiniz:
1)Çocuğunuza aklının uzaktan kumandasını kullandırın
2)Onu hatırlatmayı hatırlayın.
KİMLİĞİMİZDEKİ FARKLI YÖNLERİN ENTEGRASYONU
Farkındalık çarkı: çocuklar bazen farkındalık çarkının tek bir kısmına takılıp kalırlar. Kimliklerinin pek çok özelliklerini göremezler. Zihinlerinde neler olduğunu anlamak için akılgözüyle tanıştırılması gerekir.
Neler yapabiliriz:
1) Bırakın duygu bulutları geçip gitsin.
2) ELEME( SIFT)
3)Çocuğunuza akılgözünü kullandırın.
KENDİNİN ÖTEKİ İLE ENTEGRASYONU
‘Biz’ bağlantısını kurmak: çevredeki kişilerle empati ve bağlantı kurmalarını sağlayan akılgözünü geliştirmelerine yardımcı olun.
Neler yapabilirsiniz:
1) Birbirinizden keyif alın.
2) Çatışmaları bağ kurmak için kullanın.
Bütün Beyin Stratejisinin Farklı Yaş ve Aşamaları İçin Kullanılması
Önceki bölümlerde bahsedilen 12 strateji yaşlara ve geçirmekte oldukları aşamalara göre uyarlanmıştır.